SİZ HANGİ ÜLKENİN VATANDAŞISINIZ. 

        AİHM, HDP eski genel başkanı Selahattin DEMİRTAŞ’ın tahliye edilmesini öngören bir karara imza attı. İç hukuk yolları tükenmedenki AİHM’e yapılan başvurunun usülden reddedilmesi gerekirken, Avrupa türkiye ile ilgili her konuda olduğu gibi bu konuda da mal bulmuş mağribi misali alelacele Türkiye’yi haksız buldu. Avrupanın çifte standardını çok iyi bildiğimiz için karara şaşırdığımı söyleyemem. Ancak meselenin bizdeki yansımalarına bakınca bırakın şaşırmayı akıl tutulması yaşıyorum. Konunun muhatabı olan HDP’yi bir kenara koyalım. Zira bizim nazarımızda HDP bırakın TBMM’de milletvekili bulundurmayı, kendilerine vatandaş muamelesi yapılmasını bile hak etmeyen bilaistisna bir terörist grubudur. Demokrasiyi ve insan hakları masalını bahane ederek, Türkiye siyasetinde kendisine hareket alanı açmaya çalıştıklarını, nihai hedeflerinin ise Türkiyemizi bölmek olduğunu cümle alem biliyor. Benim şaşkınlığım HDP’li olmadığı halde onun yanında yer alanlarla ilgili. 
       Aslında onları da geçmişteki uygulamalarıyla değerlendirdiğimizde çok fazla şaşırmamamız gerektiğini anlıyoruz, ancak insan yine de “siyasette ikbal endişesi insanı bu kadar kör eder mi” diye sormadan edemiyor. Evet, konumuz önce CHP. Sık sık Mustafa KEMAL’in kurduğu parti olmakla övünen, ancak ATATÜRK’ün sağlığında bile kuruluş amacından uzaklaştırılan CHP bugün itibariyle ne yazık ki marjinal sol örgütlerin ve buna paralel olarakta PKK terör örgütünün kontrolüne girmiştir. Devletin içeride ve dışarda karşı karşıya kaldığı her problemde karşı blokta yer almak CHP’nin değişmez siyaseti olmuştur. 
        Genel ve yerel seçimlerde CHP, İP,ve HDP arasında yapılan ve SP’nin de dolaylı olarak destek verdiği ittifak, muhalefet olmaktan çıkmış, devlet düşmanlığı noktasına gelmiştir. Terörist olduğu konusunda herkesin hemfikir olduğu DEMİRTAŞ’ın, tahliye edilmesi gerektiği ile ilgili AİHM kararını devlete karşı kullanmak için yarışır hale geldiler. Hadi CHP’yi de bağlı bulunduğu mahfillerin arzusu doğrultusunda hareket ediyor diyerek anladık diyelim. Peki bünyesinde MHP’den ayrılan ülkücüleri de barındıran İP’e ne oluyor da parti sözcüsü ve eski bir ülkücü olan Yavuz AĞIRALİOĞLU, Selahattin DEMİRTAŞ’ın tahliye edilmesini istiyor. AİHM kararının derhal uygulanmasını isteyenler kime hizmet ediyor. Kırk yılı aşkın zamandır AB ve ABD’nin göstere, göstere Türkiye’nin başına bela ettiği PKK’nın siyasi uzantısı olan teröristlere sahip çıkmak size mi kaldı. AB ve ABD’nin Türkiye ile ilgili değerlendirmeleri gayet açıktır. Bize karşı uygulanan çifte standardı, hatta düşmanca tutumu görmek için çok büyük üniversiteler okuyup, uluslararası ilişkiler uzmanı, siyaset bilimci filan olmak gerekmiyor. Belki de hiç okula gitmemiş Anadolu insanının asırlardır söylediği bir söz var. “Ayıdan post, gâvurdan dost olmaz” derler. Sokakta rastladığınız her Türk vatandaşının gördüğü şeyi, milletin vekili olarak sizin görmemenizi düşünmek bile istemeyiz. O halde siz kimi temsil ediyorsunuz. 
       Dünya siyasetinde ilk defa söz sahibi olma yolunda emin adımlarla ilerlemeye ve daha yeni , yeni milli olmaya gayret eden bir devlet olma anlayışına niye tahammül edemiyorsunuz. Hakkını savunmaya çalıştığınız şahsın kim olduğunun farkındamısınız. Ben size hatırlatayım. Selahattin DEMİRTAŞ, bu ülkede Apo denen köpeğin, heykelini dikmek isteyen, akrabaları dağda Türk askerine karşı haince saldırılar düzenleyen ve 6-8 Ekim olaylarının başlaması için çağrı yapan, 2 polis memurunun şehit olduğu, 42 sivilin öldüğü, 331 polis ve 438 sivil vatandaşın yaralandığı, 2558 devlet binasının saldırıya uğradığı olayların sorumlusu olan bölücü bir partinin genel başkanı. Şimdi siz Türkiye cumhuriyeti devletini doğrudan karşısına almış batı beslemesi bir teröristin özgürlüğüne kavuşması için verdiğiniz mücadeleyi, bu Aziz millete nasıl izah edeceksiniz. PKK ile mücadele ederken şehit ya da gazi olan askerimizin, polisimizin hak ve hukukuna hiç mi saygınız kalmadı. Sizin hesabınıza göre bu siyaset anlayışıyla milletimizden daha fazla oy alacağınızı düşünüyor olabilirsiniz. Ama ben olacakları söyleyeyim. İçimizde yaşayan ne kadar hain varsa onların oylarını alırsınız. FETÖ’yü din zanneden ahmakların, PKK’yı Kürt hareketi zanneden bölücülerin, islam dünyasını İran ve filistinden ibaret bilen Humeyni hayranlarının ve bilcümle radikal sol terör örgütü mensuplarının oylarını toplarsınız. Aziz milletimiz yaptığınız siyasetin sizi götüreceği yeri ilk seçimde gösterecektir. 
        Değerli okurlarım, hepinizin miladi yeni yılını kutlar sağlıklı ve huzurlu bir yıl dilerim. 
         Selam ve dua ile.