Erdoğan'ın yükünü alanlar
Yayınlanma :
16.03.2023 12:00
Güncelleme
: 16.03.2023 12:00
Girdik!
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Türkiye’yi seçim psikolojisinden bir an önce çıkması lazım’ diyerek yaptığı açıklamadan sonra, aldığı kararın resmi gazete de yayınlanmasından sonra.
İşte o andan itibaren siyasetin içindeki inciler, altınlar, taşlar ve başlar dökülmeye başladı.
Herkesin en doğal hakkı aday adayı olmak, herkesin en doğal hakkı partisinden veya bir başka partiden aday adaylığı yolunu denemek, aday olabilmek.
Beş yılda bir yapılan milletvekili seçimlerini 14 Mayıs 2023 yılında değerlendirmeyenin önünde hiç de öyle kolay bir yol yok.
Bir daha aday adayı olma şansı bile 5 yıl sonra, 2028 yılında.
Kim öle, kim kala!
O yüzden yaşayan, nefes alan, dünyada olan ve siyasetçiyim diyen herkesin en doğal hakkı bu hakkı, bu süreyi ve bu süreci kullanması.
Hiçbir aday adayına bir tık öndesin demem, hiçbir aday adayına da bir tık geridesin demem.
Herkese bol şans, bol nasip dilerim.
Ancak bir konu var ki, onu da bu seçim atmosferinde birilerine ders olsun, örnek olsun, akıllarda bulunsun diye de yazmak gazeteci olarak üstüme vazife edinirim.
Kim ders alır, kim örnek alır, kimin aklında bir şeyler kalır onu bilemem.
Alan faydalanır, alamayan aynı seçim torbasına girip, çıkmayı ümit eder durur.
AK Parti Karabağlar İlçesi’nde hummalı bir çalışma var.
AK Parti Karabağlar İlçe Kadın Kolları tarafından yürütülen bir çalışma.
Başlarında Kadın Kolları Başkanı ve aynı zamanda Karabağlar Belediyesi Meclis Üyesi Serap Eyce var.
AK Parti Karabağlar Kadın Kollarını ve tabii ki başlarında bulunan Serap Eyce’yi gönülden tebrik etmek istiyorum.
Kendisini bizzat aradım.
Aday adayı mısınız diye sordum.
‘Nereye? Dedi.
‘Milletvekilliğine’ dedim.
Demez olaydım.
“Ben de gazeteciyim. Ben AK Parti’ye kadın kollarına üye olarak girip siyasete başladım. İlçe Medya Tanıtım Başkanı olmamı ve bu görevi yapmamı istediler, yaptım. Sonra İlçe Kadın Kolları Başkanlığı görevini yapmamı istediler, yaptım, yapıyorum. Sonra meclis üyesi olmamı istediler, yaptım, yapıyorum. Partim benden hangi görevi yapmamı isterse ben o görevi elimden geldiğince yapmaya çalışırım. Bizim işimiz gönüllere girmek, davamıza hizmet etmek, insanımızın iyi ve kötü gününde yanında olmak. Bunun içinde nerede, nasıl olduğumuzun hiçbir önemi yok.” Dedi.
Doğrusu böyle bir tepkiyi beklemiyordum.
Peki, bu tepkiyi hak ettim mi?
Ettim!
AK Parti’nin böyle gönülden çalışan, sokaklarda gezen, evlere giren, insanlara dokunan samimi, mütevazı olan ama koltuk sevdası, beklentisi içinde olmayan kadınları olduktan sonra AK Parti’nin de, Recep Tayyip Erdoğan’ın da sırtı yere gelmez.
Birileri yük olmaya devam etsin. Ak Parti’nin, Erdoğan’ın yükünü almak için gecesini gündüzüne katan görünmez orduları var.
Ve ben görünsün istiyorum…
İstediğiniz zamanda seçim yapabilirsiniz!
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: