24-25-26 Kasım 2021
Aslında bu sempozyum 2020 yılı Kasım ayı içinde gerçekleşecekti, fakat pandemi dolayısıyla kapalı ortamlarda etkinlik yapılmaması kuralı gereğince planlandığından bir yıl sonra gerçekleşmiş oldu.
1.si, 22-23 Aralık 2005’te , 2.si, 6-7-8 Kasım 2013’te gerçekleşen Karşıyaka Kültür ve Çevre Sempozyumu’nun 3.sü de 24-25 Kasım 2021 Çarşamba ve Perşembe günleri yaşandı: Bugün sabah 09.00’dan itibaren sunulacak olan bildirilerle sempozyum noktalanmış olacak.
Cumhuriyetimizin kurucu Atatürk “Türkiye Cumhuriyetinin temeli kültürdür!..” derken, aslında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları olarak kültürlenmemiz gerektiğine işaret etmişti.
Toplum hayatı canlı bir yapıya sahip olduğuna göre, yaşanan her yeni günün, her yeni yılın ve her yeni yüz yılın kendisine göre ürettiği bilgiler, teknolojiler ve bunlara bağlı olarak oluşturduğu sosyal dokular olacaktır. Bunun böyle olması da kaçınılmazdır.
İşte çağı yaşarken geçmiş çağları bilmek de yaşadığımız çağın sosyal dokularını anlamanın yolu da kültürel dokuları ve olguları anlamak, yorumlamak ve geleceğe dair sonuçlar çıkarmakla mümkün olacaktır.
Bu bağlamda ortaya çıkan folklor, etnoloji, sosyoloji, arkeoloji, teoloji vb sosyal bilimlerin her birisi köy, kasaba, mahalle, şehir, yöre, ülke ve milletlerin sosyal dokularını çözümleme, anlama ve anlamlandırma ihtiyacına cevap vermek için ortaya çıkmıştır.
Sempozyumlar da bir yandan kent hafızasında yer alan değerleri sergilerken bir yandan da geleceğe dair öngörülerle çözüm bekleyen sorunlara, çözüm önerileri sunan bir özel ortamı da yaşatmaktadır ilgililere.
Karşıyaka Kaymakamı Ali Rıza Çalışır, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tuğay’ın oluşturduğu Onur Kurulu’nun yanında Düzenleme Kurulu ve Bilim Kurulu marifetiyle gerçekleştirilen bu sempozyum 24 Kasım Çarşamba günü Suat Taşer Kültür Merkezinde saygı duruşu ve İstiklâl Marşıyla başlayan sempozyum Güzel Sanatlar Sergi Salonunda Ertan Taş’ın mezar taşları fotoğraf ile Ebru Çamkıran’ın mezar taşları fotoğraflarını çini ile işlediği resim sergisiyle sürdü. Devamında da bildirilere geçildi haliyle…
Karşıyaka’nın bu sempozyumda tarihinden arkeolojisine, köy, mahalle ve semtlerine, mimari yapılarına, okullarına, insan dokusuna, Kurtuluş Savaşı döneminde yaşananlara, mezar taşlarına, siyasi gelişmelere, turizmine, Kordelya söylencesine, Gediz Nehrine, suya kavuşmasına, ailelerine, müzelerine, Attila İlhan ve Muzaffer İzgü’ye, Karşıyaka değerlerine dair 37 bildiri ile adeta kültürel tomografisi çekildi.
Bizim de bugün “Karşıyakalı Olma Bilinci” başlıklı bildiriyle yer aldığımız sempozyumla birlikte diyebilirim ki İzmir’de Karşıyaka’da yüz yıl yaşayarak elde edemeyeceğiniz; farklı alanlarda yüzlerce kitap okuyarak elde edebileceğiniz bilgileri elde ettik bu sempozyum vesilesiyle.Bir anlamda Karşıyaka’nın kültürel tomoğrafisi çekilmiş oldu dolayısıyla…
Ben bu sempozyum dolayısıyla, birlikte takip ettiğimiz Karşıyaka Dostluk Grubu Başkanı Ahmet Eren Özen’le birlikte pek çok katılımcı gibi Karşıyaka özelinde İzmir’i daha yakından tanıdım. Tarihi ve arkeolojisiyle beş bin yıllık döneme bakışla, coğrafyasından kent yerleşimine, ticaretinden ekonomisine, insan hareketliliğinden sosyal doku değişimlerine, pek çok konuda bilgi görgü ve anlayış sahibi oldum.
Buradan hareketle şunu rahtlıkla söyleyebiliriz ki, en küçük yerleşim yerinden en büyük kentlere varıncaya kadar özellikle sosyal bilimlerin kendi yöntemleriyle yapacakları araştırmalarla elde edecekleri sonuçlar, disiplinler arasındaki değerlendirme ve bilgi alış verişleriyle o yörenin ve kentin daha iyi anlaşılmasına zemin hazırlayacaktır.
Böylesine nitelikli ve derinlikli sempozyumların hemen her beldemiz, ilçemiz ve kentimiz için gerçekleşmesi dilekleriyle sempozyum için emeği geçen ve katkı koyan herkesi saygıyla anıyor ve emekleri için teşekkürler ediyoruz…
Siz değerli okurlarım için sözlerimi çok sevilen bir Türk Müziği eserinin “Karşıyaka’da İzmir’in Gülü” şarkısının sözleriyle noktalayayım.
KARŞIYAKA’DA İZMİR’İN GÜLÜ
Karşıyaka’da İzmir’in gülü
Seyran ediyor elinde mülü
Beri yakada gönül bülbülü
Nakarat:
Ne garip garip öter yuvada
Ne hazin hazin uçar havada
Bakın şu kızın elâ gözüne
Sabah güneşi vurmuş yüzüne
Sitem hançeri takmış sözüne
Nakarat:
Ne garip garip öter yuvada
Ne hazin hazin uçar havada
Eserin künyesi:
Beste: Lâvtacı HristoGüfte: Bilinmiyor
Makam: Kürdîli hicazkâr makamı
Usûl: Evfer usûlü
Form: Şarkı formu
Yorumlar
Kalan Karakter: