FOLKART KOMŞUMUZA GEÇMİŞ OLSUN
Yayınlanma :
05.05.2023 09:38
Güncelleme
: 05.05.2023 09:38
Konuya ilişkin basın haberleri şöyle başlamıştı:
SON DAKİKA HABERİ: İzmir Narlıdere'de büyük site yangını
İzmir'in Narlıdere ilçesinde gece 8 katlı lüks bir sitede çıkan yangın büyük korku yarattı. Tüm binayı saran alevler kentin birçok noktasından görüldü. Ahşap kaplamasının tutuşmasıyla alevler kısa sürede yayıldı. Yaklaşık 8 saatte kontrol altına alınan yangında can kaybı yok. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, yangından 7 kişinin etkilendiğini ve durumlarının iyi olduğunu açıkladı.
Yenikale Mahallesi'nde bulunan 4 bloklu sitedeki 8 katlı binada çıkan yangına itfaiye ekipleri, Orman Bölge Müdürlüğüne ait arazöz ve İl Emniyet Müdürlüğüne ait TOMA'lar yerden, yangın söndürme helikopteri de havadan müdahale etti.
Yangında zaman zaman patlama sesleri duyulurken, bina sakinleri ekiplerce tahliye edildi. Konuya ilişkin haberler…
Olay yerinde incelemelerde bulunan olay yerine gelen İzmir Valisi Selim KÖŞGER, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç SOYER, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Sağlık Bakanı Fahrettin KOCA gazetecilere yangın hakkında açıklamalarda bulunmuşlardı.
Buraya kadar konuya ilişkin haberler olması gereken normal haberlerdi.
Güne başladığımızda gazetelere baktığımızda bu sefer bazı gazetelerde yangın haberleri firma ismiyle birlikte tam ya da yarım sayfa, bazılarında ise olması gereken kadar verildiğini gördük.
Haberlerin veriliş şekli Hz. İbrahim’in ateşe atılması sırasında yaşandığı ifade edilen bir hikayeyi getirdi aklımıza. Hikaye şöyle:
Hz. İbrahim bir ağaca bağlanır, etrafındaki odun yığınları ateşe verilir. Alevler yükselirken bir kuş gelir gagasında bir kuru dal çöpü alevlerin üzerine bırakır.
Hz. İbrahim kuşa sorar:
-Ya kuş, bu kadar alev varken neden bir kuru dal çöpü getirip de alevlere bıraktın!. Der.
Kuş cevap veriri Hz. İbrahim’e: “Düşmanlığımız belli olsun!..der.
Derken bir başka kuş yaklaşır bu sefer. Alevlerin üzerine gelince gagasından bir damla su bırakır.
Hz.İbrahim bu kuşa da sorar:
-Ya kuş, bu kadar alev varken neden bir gaganla bir damlacık su getirip de alevlere bıraktın!. Der.
Kuş cevap verir Hz. İbrahim’e: “Dostluğumuz belli olsun!..der.
Şimdi biz de Folkart’ınBayraklı’daki binalarının yer aldığı caddenin hemen karşısında yer alan en yakın bir medya kuruluşu; komşusu ve www.izmirkenthaber medya kuruluşunun sahibi Mikail KARADAŞ ile bir köşe yazarı olarak ağzında bir damlacık su getiren kuş misali “Geçmiş olsun!..” dileklerimizi iletiyoruz FOLKART AİLESİNE…
Değerli okurlarım, öncelikle konunun adli tarafının adli mercilerin işi olduğu gerçeğinden hareketle o konularda yanlış anlaşılabilecek bir şey söylemek istemiyoruz. Fakat konunun insanî ve vicdanî tarafından hareketle de duygularımızı paylaşmak istiyoruz.
Fahrettin Altay Meydanı’ndan Çeşme yönüne giden her bir yolcunun yanan binaların yangın öncesindeki zamanlarda çok özel siteye hayranlıkla baktığını ve içinden türlü duygu ve düşünceler yaşattığını söyleyebilirim.
Yangın sabahında binanın yanmış halini görünce ilk aklıma gelen duygular şunlar oldu:
Bu binaların yapımını gerçekleştiren kaç mühendisin, kaç işçinin, kaç şoförün, kaç boyacının, kaç betoncu, kaç demirci, kaç camcı. Mutfakçı, banyocuvb kaç faklı iş kolunda çalışan kaç insanın emeklerinin yandığını düşündüm: Hem de 1 Mayıs İşçi ve Emekçi
Bayramında. Şimdi de binaların yeniden yaşanabilir hale gelebilmesi için kaç meslek erbabının emeği gerekeceğini düşündüm.
Ya daireleri yanan insanların yaşadıkları travmanınbedeli nasıl ödenebilir ki? Binaların yanmış halini gören komşuların psikolojisinin düzelebilmesi ne kadar bir süre alır?
Bütün bu olumsuzlukları göz önüne getirdiğimizde FOLKARTA AİLESİNE kolaylıklar diliyoruz.
Folkart Yönetim Kurulu Başkanı Mesut SANCAK, yüksek teknolojili kent peyzajı ödülünün ardından konuya ilişkin olarak şunları söylemişti:
“Folkart Narlıdere projemiz sadece Türkiye’nin değil, Avrupa’nın en özel projelerinden biridir. İnşaatına başladığımız 2007 yılından yaşamın başladığı 2009 yılına kadar tüm ekibimizle özverili bir çalışma gerçekleştirdik. Günümüzden yaklaşık 10 yıl önce yaşamın başladığı bir proje hala çok anlamlı ve özel bulunarak ödüle layık görülüyor. 2019 yılı sonlarına doğru ödül kazandık. Bu bizi gururlandırıyor. Projede emeği geçen başta Mimar Emre Arolat ve peyzajının tasarımında imzası bulunan Mimar Deniz Aslan olmak üzere, projede katkısı olan herkesi tebrik ediyorum, kendilerine teşekkür ediyorum.”
Şuna gönülden inanıyoruz ki, ülkemizin alanında önde gelen önemli kuruluşlarından olan FOLKART bu badireyi en kısa zamanda atlatacaktır. Atlatması da gerekiyor. Çünkü,ülkemizde yapılan her bir eser, her yatırım kim tarafından yapılmış olursa olsun sonuçta millî varlığımızın, ülkemizin ve devletimizin bir zenginliğidir.
Bu duygu ve düşüncelerle komşumuz FOLKART AİLESİNE, Yönetim Kurulu Başkanı çok değerli iş insanı Mesut SANCAK Beyefendiye ve onun şahsında Yönetim Kurulu üyelerine önce geçmiş olsun diyoruz; sonra da halkın çok severek kullandığı, “Yiğit düştüğü yerden kalkar!..” sözüyle yeni yatırımları ve çalışmalarında başarı ve güzellikler diliyoruz…
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: