"GÜFTE EDEBİYAT"LA YEŞEREN UMUTLAR
Yayınlanma :
07.04.2023 09:43
Güncelleme
: 07.04.2023 09:50
Mart 2023 sayısı özel bir sayı: Güfte Edebiyat’ın bundan önceki 9 sayı ‘e-dergi’ olarak yayınlanırken 10. sayı ilk kez kağıt baskısıyla okurlarıyla buluşmuş hem de Prof. Dr. Memmed ISMAYIL(Mehmet İsmail)’i baştan sona işleyen bir özel sayı olmuş.
Güfte, bestelenmiş şiirleri tanımlamak için kullanılan bir Türk müziği terimidir. Her şiir güfte adayıdır da, ne zaman bestelenirse güfte unvanını taşımaya başlar ya, Ona misal: Hayatın içerisinde farklı farklı yerlerde yayınlanan nice güzel yazı vardır edebî içerikli. İşte o yazılar tek başlarına kaldığı sürece bir makaledir, denemedir, anıdır, gezi yazısıdır, hikâyedir… Oysa bu yazı çeşitliliği içerisinden derlenmiş olan yazılar bir dergi kimliğinde sunulduğu zaman birlikte bir dergi isminin altında buluşurlar ve bir kimlik edinmiş olurlar. Bunu baharlarda kıra gezmeye gitmiş ailelerin genellikle kız çocuklarının topladıkları rengârenk bir demet çiçeği annelerine takdim ediş sevincine benzetebilirsiniz.
. “Güfte Edebiyat” dergisini elime alıp da büyük bir merak ve heyecanla okuduğumda işte o kız çocuklarının derleyip de annelerine verdikleri bir demet kır çiçeği sevincini hissettim içimde
Nasıl hissetmeyeyim ki!..
Türk Edebiyatı’nın yaşayan en büyük şâirlerinden birisi olarak takdim edilen Memmed İSMAYIL hakkındaki yazılanları okudukça kendi kendime böylesine bir değerli akademisyen, şâir ve yazarı tanımamış olmama hayıflandım.
Zübeyde BARAN ARUN’un verdiği bilgilerden öğreniyoruz Memmed İsmayıl’ın hayat hikayesini. İşte o yazıdan aktardığımız bilgiler:
Prof. Dr. Memmed İSMAYIL, 1 Kasım 1939 Azerbaycan’ın Tovuz ilçesinin Esrik köyünde doğmuş bir Azerbaycan Türk’ü. Babası 2. Dünya Savaşı sebebiyle silah altına alınmış, şâirimiz bir buçuk yaşındayken tren garından cepheye hareket etmiş ve bir daha da geri dönmemiş. Çok zor şartlar altında eğitimini tamamlamıştır.
1966-1973 arasında Azerbaycan Devlet Radyo ve Televizyonunda. büyük redaktörlük yapmıştır. 1975’te Moskova’da Gorki Edebiyat Enstitüsünde yüksek lisansını tamamlamıştır. 1975-1980 arasında Cafer Cabbarlı Film Stüdyosu ile 1988’de yayınlanan Gençlik dergisinin baş redaktörlüğünü yürütmüştür. 1989-1997 arasında Azerbaycan Yazarlar Birliğinin sekreteri olmuş, Azerbaycan eski cumhurbaşkanlarından Ebülfez Elçibey döneminde Azerbaycan Devlet Radyo Televizyon Kurumunun genel müdürü oldu. Azerbaycan televizyon tarihinde ilk kez kayan yazıların Latin alfabesi ile yazılmasını sağlamıştır. Daha sonra Türkiye’ye gelerek 1996’da başlayarak 25 yıl Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünde öğretim üyesi olarak görev yapmış, geçtiğimiz yıl emekli olmuştur.
Azerbaycan’ın Mehmet Âkif’i olarak bilinen Bahtiyar VAHABZADE Memmed Ismayıl’ı şöyle tanıtır:
“Memmed İSMAYIL’ın şiirlerinin güzelliğini, kendine özgülüğünü keşfetmek, onun yazdığı konularda başka bir yazmaktan daha zordur. Çünkü onun şiirleri akla değil, hisse yönelir. Akla yönelik şiirleri akıl ve mantıkla çözmek, izah etmek kolaydır. Lakin hisle, heyecanla yazılan şiirleri çözmek için; o şiirlerin yazarı olmak, o dizelerin müellifi gibi heyecanlanmak hatta vecde gelmek gerekir.”
Güfte Edebiyat’ın Genel Yayın Yönetmeni olan, derginin sunuş yazısını yazan ve bir de Memmed İsmayıl ile geniş bir söyleşisini yayınlayan, Ayşe AY’ın hocasıyla ilgili tespit ve görüşleri de şöyledir:
2002 senesinde Çanakkale’de tepeden tırnağa “mücadele” kesilmiş bir şair tanıma imkânına sahip olduk. Yeni Türk Şiveleri dersimize giren Doç. Dr. Memmed İsmayıl…
Onu tanımak Azerbaycan’ın tarihini bilmektir, onu anlamak Azerbaycan’ı anlamaktır. Memmed İsmayıl’ın gönlünde halkının onlarca yıllık acıları, öfkeleri yaşamaktadır. Hatta endişelerinin Azerbaycan’la sınırlı olduğunu söylemek ona haksızlıktır. Türk coğrafyasının herhangi bir yerinde keder, onun da kederidir.”
55ülkede şiirleri yayınlanan,55 ülkeden ödüller alan şâirin en velud/üretken olduğu dönem de Çanakkale’de yaşadığı dönemdir.
Yazdığı tek roman olan İZ, 2015’te Bakü, 2019’da da Türkiye’de Akıl Fikir Yayınları tarafından yayınlanmıştır.
Veli AY’ın “Çağına tanıklı eden usta bir kelemin eseri” olarak takdim ettiği İZ hakkındaki değerlendirmesi şöyledir:
Memmed İsmayıl’ın İZ romanı barındırdığı gelenek, görenek, atasözleri, deyimler, yerel yaşama dair bilgiler nedeniyle fakat bundan daha çok tanıklık edenlerini bir bir yitirdiğimiz İkinci Dünya Savaşı yıllarını, o dönemin Azerbaycan insanına tesirlerini, yaşattıklarını tarihe geçirmesi bakımından çok değerlidir.”
Dergi yazıları içerinde Memmed İsmayıl’ın şiirinden bir dörtlük üzerine kurulan hikayeler ise bu derginin en ilginç yanlarından birisi.
“Neslimiz borcludu ele, Vetene
Yeri, borcumuzu ver deyecekdin
Belki göremediyim atamdan mene
Hele bilmediyim sirr deyecekdin.”
Şâirin bu dörtlüğü, Pamukkale Üniversitesi mezunu da olan Kıymet NOKAY ÖZTÜRK tarafından “Şimdi”nin Kucağında KUTLU BİR GEÇMİŞ başlığıyla hikayeleştirilmiş.
“Güneş batdı, garaldı gaş, gocaldım,
Gönlümde daş, gözümde yaş, gocaldım
Heyden düşdüm yavaş yavaş gocaldım
Bundan bele gören olmaz şad meni.”
Bu dörtlük üzerine AZ KALDI başlığıyla kurgulanan hikaye Güler YAŞAR ÖZAFACAN imzasını taşıyor.
“Gırdım öz ehdimi men bile-bile,
Haggın var, yanımdan keç güle-güle,
Eriyim oduna goy gile-gile
Men seni sevmişem senden hebersiz”
Bu dörtlük üzerine yazılan GİZLİ MUHABBET hikayesinin yazarı, Dilek ALTUNDAĞ
“Uzagdan duyulur dağın dağlığı,
Kim yahın elesin bu uzaglıgı?
El çatmazlığında Hakg’ın Hakg’lığı,
Açılan dumana, çenen ümid var,
Ümid olmayanda yene imid var.”
Bu dörtlük üzerine yazılan ÜMİDİN RESMİ hikayesinin yazarı, Züleyha YILMAZ
“Laçın’ım, Laçın’ım kesilen elim,
Düşman pençesinde yetim güzelim,
Yol mu var yanına ne yandan gelim,
Laçın’ım Laçın’ım yaralı kuşum,
Kimin var hâlimi kimden soruşum.”
Bu dörtlük üzerine yazılan LAÇIN’IM… QARABAĞ’IM hikâyesi İrade MEMMEDOBA RÜSTEMQIZI imzasını taşıyor.
Yukarıdaki isimleri yanında çeşitli katkılarıyla dergide yer alan şu isimleri de saygıyla anıyorum: Prof.Dr. Salida ŞERİFOVA, Aysel XANLARQIZI SEFERLİ, Elçin MEMMEDOV, Sibel GÜNDÜZ, Ülviyye EBÜLFEZQIZI, Aytac İBRAHİM, Bünyamin Nami TONKA, Cehide KARPUZ, Sema MUĞANNA, İlknur İŞCAN KAYA, Tülin ENSAR, Sehran ALLAHVERDİ, Elman TOVUZ, Esra KÖSEM…
“Kardeş Kalemler” dergisinden sonra Türk Kültür Dünyasında gönüller arasında köprüler kuracağına yürekten inandığım GÜFTE EDEBİYAT’a içimizde saklı duran
bahar çiçekleri misali duyguları yeşertme umutları verdiği için gönülden kutluyor ve teşekkür ediyorum.
10. sayısıyla tanıştığım, GÜFTE EDEBİYAT derginin oluşumuna katkı koyan isimli isimsiz bütün değerli kültür sanat insanlarını da nice nice yeni sayılar dileğiyle, saygıyla selamlıyor, yol açıklığı diliyorum…
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: