"ÖMRÜMDEN UZUN İDEALLERİM VAR"
Yayınlanma :
25.09.2020 13:30
Güncelleme
: 25.09.2020 13:30
“Ömrümden uzun ideallerim var!..” demiş Suna Kıraç!
Kimin yok ki!
“İnsan hayâl ettiği müddetçe yaşar!” demişler atalarımız.
Yahya Kemal Beyatlı "Deniz Türküsü" şiirinin son dizesinde bu söze bir de “âlemde” kelimesi ekleyivermiş:
“İnsan âlemde hayal ettiği müddetçe yaşar."
Öyle ya, işte öylesine bir âlemde yaşıyoruz gelip geçici: Kimin ömrü ne kadardır, kim nerede, nasıl, ne zaman, kimin evinde kimin oğlu/kızı olarak dünyaya gelir bilinmez! Bir de hiç eksilmeyen “Kim verilen ömrünü nasıl yaşayacak?” sorusu ve merakı vardır içimizde…
Rahmetli yukarıdaki sorularla ilgili merak edilecek konuların cevabını bizzât kaleme aldırdığı “Ömrümden uzun ideallerim var” kitabıyla vermiştir hepimize ibretlik sahnelerle dolu.
Ben bu kitabı ilk çıktığında 2006’da okuma şansına erişmiştim. Sonrasında da görev yaptığım Pamukkale Üniversitesi Eğitim Fakültesinde öğrencilerime okuttuğum kitaplar arasında okutmuş ve sınıfta anlattırmıştım. Sanırım okuttuğum kitaplar arasında öğrencilerimi en çok etkileyen kitap da bu olmuştu…
Nasıl olmasın!.. Her birisi ömürlerinin en güzel çağlarındaydı. Her birisinin hayat dâir nice hayalleri vardır, idealleri vardı!.. Oysa gözlerinin önünde bir de Suna Kıraç örneği vardı:
Suna Kıraç, Koç Holding’in kurucusu ve sahibi Türkiye Cumhuriyetinin yetiştirdiği en varlıklı, dünya ölçeğinde de en şöhretli iş adamı Vehbi Koç’un kızıdır. Amerikan Kız Kolejinde okur önce.
Kolejde Genco Erkal, Çiğdem Selışık, Atilla Alpago, Ergun Köknar, Spiro Kostof, Berent Erç’le okul arkadaşıdırlar. James Loyce, Kafka, Brecht, Dostoyevski, Freud, egzistansiyalizm, psikanaliz vb okur ve tartışırlar.
Ünlü sinemacı Ayşe Şasa onun öğrencilik yıllarından itibaren en yakın arkadaşıdır. Koleksiyonlara meraklıdır. Deli dolu bir genç kızdır.
Okul bitince Vehbi Koç onu okumak için gitmeyi çok istediği Amarika’ya göndermez. Koç Holdigde işe başlatır. İşte bu noktadan sonra Suna Kıraç, kendi kendini otodidakt bir kişi olarak yetiştirir.
Onun hatıratı, Vehbi Koç kurumuna ait prensiplerin de bir anlamda hikâyesidir.
Özellikle hastalığını öğrendikten sonraki süreci ailecek yönetmedeki iradeleri ve uygulamaları herkes için bir hayat dersidir.
Uzun yıllar yatağa bağımlı olarak yaşayışı bu arada eşi İnan Kıraç ile kızı İpek Kıraç’ın gösterdikleri olağanüstü ilgi ve duyarlılık içerisinde bize müthiş bir aile dayanışması örneği sergiliyorlar.
Bu balğamda kitabın okunması adına daha fazla ayrıntıya girmeden şunu söylemek isterim ki; her birimizin insan olarak hayallerimiz vardır, ideallerimiz vardır:
Yazımın başında atalarımızın çok kullandığı, “İnsan hayâl ettiği müddetçe yaşar!” sözünü vermiştim. Yahya Kemal’in de bu söze “Deniz Türküsü” şiirinin son mısrasında “âlemde” kelimesini ekleyerek “İnsan âlemde hayal ettiği müddetçe yaşar." Yazdığını söylemiştim.
Evet, her birimizin sonsuz hayalleri vardır. Hayal kurmak güzel şeydir. Her güzel şeyin başlangıcında hâyal vardır. İdeal, uğrunda çok şeylerin fedâ edilebileceği bir değerler manzumesidir. Ne var ki bunların gerçekleşmesine ne hayat müsaade eder, ne de ömrümüz yeter. Tıpkı Yahya Kemal’in bu konuyu ölümsüzleştirdiği Mehlika Sultan şiirinin can alıcı dörtlüğünde söylediği gibi:
“Bu emel gurbetinin yoktur ucu;
Daimâ yollar uzar, kalp üzülür:
Ömrü oldukça yürür her yolcu,
Varmadan menzile bir yerde ölür.”
Evet, insan gerçeğimiz: Doğal bir varlık oluşumuz ve hiç kimseye ayrıcalık yapmayan doğa kanunlarına tabi oluşumuz.
Halk ozanlarının yaş destanları vardır yüz yıl üzerine kurgulanan.
Dede Korkut’un her hikâye sonundaki duasında muhatabına olan duasında dilediği ömür: “Üç otuz on yıl”dır: Yâni yüz yıllık bir ömürdür.
“Ömrümden uzun ideallerim var!..” demişti Suna Kıraç! Ömrünün en çaresiz dönemlerinde bile hatıralarını yazdırarak bizlere bir ibret levhası sunduğu için kendisini minnetle anıyor Allah’tan rahmet diliyoruz…
Mekânı cennet olsun…
Sevgiyle…
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Yorumlar
Kalan Karakter: